Pandemi sürecinde tutumlu olmanın zamanı olduğunun altını çizen Palandöken, ”Özellikle pandemi dönemi gösterdi ki, tutumlu olmanın, yatırım yapmanın ve yerli ürünler tercih etmenin tam zamanı. Hem cebimiz, hem ekonomimiz hem de milli dayanışmamız için her yaşta bu bilinç doğrultusunda hareket etmeliyiz” ifadelerini kullandı.
Tüm dünyanın zor bir dönemden geçtiğini hatırlatan Palandöken, bu dönemde yerli ürünleri kullanmak gerektiğini belirterek, “İçinde bulunduğumuz bu hafta, Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası. Pandemi dönemiyle birlikte bu haftanın önemi her zamankinden daha çok arttı. Öyle ki tüm dünyanın mücadele ettiği pandemi sürecinde yerli ürün kullanmak, alışverişlerde paramızı yurt içinde tutmak, bununla birlikte tutumlu olmak, ihtiyaç kadar satın almak, para biriktirmek, tasarruf yapmak, yatırım yapmak kendi cebimize fayda sağlarken, ekonomimize de büyük olumlu etkilerde bulunur. Milli dayanışmayı güçlendirir.
Ülkemiz yerli ve milli olma yolunda başarılı şekilde ilerlerken, özelikle bu dönemde bu bilince her bir bireyin sahip olması gerekiyor. Alışverişlerimizde yerli üretim ürünleri ihtiyacımız kadar satın almalıyız” değerlendirmesini yaptı.
Türk lirasının yurt içinde kalmasının bütçe açığına da ne denli fayda sağlayacağına dikkati çeken Palandöken, “Bu yılın ilk 11 ayında, geçen yılın aynı dönemine göre ihracatımız yüzde 9 azalırken ithalatımız ise yüzde 2 arttı. Geçtiğimiz yıl 10 aylık bütçe açığı 100 milyar lira iken bu yılın aynı döneminde 145,5 milyar lira oldu. Küresel piyasa ve ekonomilerde yaşanan dalgalanmaların da bu tabloda büyük payı var fakat bizlere düşen, ayakkabıdan telefona, gıda ürünlerinden tekstile kadar her alanda öncelikli tercihimizi yerli ürünlerden yana kullanmalıyız. Milli paramız yurtdışında değil yurtiçinde kalmalı. Yerli üretim kullanımı bütçe açığını kapatmanın en önemli yollarından birisi. Yerli ürün kullanımı arttıkça bu ürünlerin kalitesi de artacak, yurtdışı ile rekabet edecek seviyelere gelinebilecektir” dedi.